Türkiye'nin Yüzey Şekilleri - 5. Sınıf Sosyal Bilgiler Ders Notları
Yüzey Şekilleri
Yeryüzünde her yerin aynı yükseklikte olmadığını görürüz. Bu farklılığın nedeni yeryüzü şekilleridir. Dağlar, tepeler, ovalar vb. yeryüzü şekilleridir. Yeryüzündeki bütün yükseklikler deniz seviyesine göre hesaplanır. Deniz seviyesi sıfır metre olarak kabul edilir.
Yurdumuzun kabartma haritası incelendiğinde yeryüzü şekillerinin çeşitli olduğu görülür.
Yeryüzü şekillerini kısaca inceleyelim:
Dağ: Çevresine göre yüksek olan yeryüzü şekilleridir. Kimi dağlar bulunduğu yerde tek başına yükselirler. Bu dağlara tek dağlar denir. Bazı dağlar ise sıralar hâlinde uzanırlar. Bu dağlara da sıradağlar denir.
Yurdumuz dağlık bir ülkedir. Dağların önemli bir kısmı genç ve yüksektir. Yurdumuzda yükseklik batıdan doğuya doğru artar. iç ve Doğu Anadolu'da sönmüş volkanlar vardır.
Ülkemizde Akdeniz ve Karadeniz bölgelerinde dağlar kıyıya paralel olarak, Ege Bölgesi'nde de kıyıya dik olarak uzanır.
Geçit: Dağlık bölgelerde ulaşım oldukça zordur. Dağlık alanlarda ulaşıma imkân veren bölümlere geçit denir.
Ova: Çevresine göre alçakta kalmış ve vadilerle derin yarılmamış düzlüklerdir. Bu yerlerde akarsular, derin vadiler açmadan yüzeyden akar. Yurdumuzda çoğunlukla kıyı ovaları olduğu gibi, iç kısımlarda yüksekte olan ovalar da vardır.
Plato: Çevresine göre yüksekte kalmış ve derin akarsu vadileri ile yarılmış düzlüklerdir.
Yurdumuzun iç ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri geniş platolarla kaplıdır.
Körfez: Denizlerin karaların içine doğru uzanmış durumudur.
Akarsu: Yağmurların, eriyen kar sularının ve kaynaklarda oluşan suların hemen hemen hepsi yeryüzünde eğim boyunca akar. Bu sular bir yatakta akmaya devam eder ve akarsuları oluşturur. Akarsuların bir kısmı denizlere, bir kısmı göllere dökülür. Bir kısmı ise buharlaşarak kaybolur veya bir bataklıkta sona erer.
Yurdumuzun akarsuları hızlı akışlıdır. Baraj yapmaya elverişlidir. Suları bazen çok, bazen az aktığı ve eğim fazla olduğu için akarsularımızda taşımacılık yapılamaz.
Boyları kısa, suları az olan akarsulara dere denir. Derelerin birleşmesiyle çaylar, çayların birleşmesiyle ırmaklar (nehirler) oluşur.
Delta: Denize birkaç ağızla ulaşan bazı akarsuların kıyıda ve denizde oluşturduğu üçgen veya çatal biçiminde alanlar.
Göl: Yeryüzündeki çukurların bazılarında sular birikir ve gölleri oluşturur. Meydana gelen bu göllerin bazılarının suyu tatlı, bazılarının tuzlu ve bazılarınınki sodalı veya acıdır.
Su taşkınlarını önlemek, elektrik santralleri kurmak ve sulama yapmak amacıyla akarsular üzerinde barajlar yapılmıştır. Barajların gerisinde çukurluklarda su birikir. Buna baraj gölü denir.
Coğrafi bölge, taşıdığı belirli coğrafi özellikleriyle etrafından ayrılan, ancak kendi sınırları içinde benzerlik gösteren en büyük coğrafi birimdir. Her coğrafi bölge kendine özgü yeryüzü şekillerine sahiptir.
Yüzey Şekilleri
Yeryüzünde her yerin aynı yükseklikte olmadığını görürüz. Bu farklılığın nedeni yeryüzü şekilleridir. Dağlar, tepeler, ovalar vb. yeryüzü şekilleridir. Yeryüzündeki bütün yükseklikler deniz seviyesine göre hesaplanır. Deniz seviyesi sıfır metre olarak kabul edilir.
Yurdumuzun kabartma haritası incelendiğinde yeryüzü şekillerinin çeşitli olduğu görülür.
Yeryüzü şekillerini kısaca inceleyelim:
Dağ: Çevresine göre yüksek olan yeryüzü şekilleridir. Kimi dağlar bulunduğu yerde tek başına yükselirler. Bu dağlara tek dağlar denir. Bazı dağlar ise sıralar hâlinde uzanırlar. Bu dağlara da sıradağlar denir.
Yurdumuz dağlık bir ülkedir. Dağların önemli bir kısmı genç ve yüksektir. Yurdumuzda yükseklik batıdan doğuya doğru artar. iç ve Doğu Anadolu'da sönmüş volkanlar vardır.
Ülkemizde Akdeniz ve Karadeniz bölgelerinde dağlar kıyıya paralel olarak, Ege Bölgesi'nde de kıyıya dik olarak uzanır.
Geçit: Dağlık bölgelerde ulaşım oldukça zordur. Dağlık alanlarda ulaşıma imkân veren bölümlere geçit denir.
Ova: Çevresine göre alçakta kalmış ve vadilerle derin yarılmamış düzlüklerdir. Bu yerlerde akarsular, derin vadiler açmadan yüzeyden akar. Yurdumuzda çoğunlukla kıyı ovaları olduğu gibi, iç kısımlarda yüksekte olan ovalar da vardır.
Plato: Çevresine göre yüksekte kalmış ve derin akarsu vadileri ile yarılmış düzlüklerdir.
Yurdumuzun iç ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri geniş platolarla kaplıdır.
Körfez: Denizlerin karaların içine doğru uzanmış durumudur.
Akarsu: Yağmurların, eriyen kar sularının ve kaynaklarda oluşan suların hemen hemen hepsi yeryüzünde eğim boyunca akar. Bu sular bir yatakta akmaya devam eder ve akarsuları oluşturur. Akarsuların bir kısmı denizlere, bir kısmı göllere dökülür. Bir kısmı ise buharlaşarak kaybolur veya bir bataklıkta sona erer.
Yurdumuzun akarsuları hızlı akışlıdır. Baraj yapmaya elverişlidir. Suları bazen çok, bazen az aktığı ve eğim fazla olduğu için akarsularımızda taşımacılık yapılamaz.
Boyları kısa, suları az olan akarsulara dere denir. Derelerin birleşmesiyle çaylar, çayların birleşmesiyle ırmaklar (nehirler) oluşur.
Delta: Denize birkaç ağızla ulaşan bazı akarsuların kıyıda ve denizde oluşturduğu üçgen veya çatal biçiminde alanlar.
Göl: Yeryüzündeki çukurların bazılarında sular birikir ve gölleri oluşturur. Meydana gelen bu göllerin bazılarının suyu tatlı, bazılarının tuzlu ve bazılarınınki sodalı veya acıdır.
Su taşkınlarını önlemek, elektrik santralleri kurmak ve sulama yapmak amacıyla akarsular üzerinde barajlar yapılmıştır. Barajların gerisinde çukurluklarda su birikir. Buna baraj gölü denir.
Coğrafi bölge, taşıdığı belirli coğrafi özellikleriyle etrafından ayrılan, ancak kendi sınırları içinde benzerlik gösteren en büyük coğrafi birimdir. Her coğrafi bölge kendine özgü yeryüzü şekillerine sahiptir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder